Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

birkaç defa

  • 1 defa

    defa s
    Mal nt
    bir \defa einmal
    bir \defa daha noch einmal
    bu iş olmuş bir \defa das ist nun mal so
    birkaç \defa einige Male, ein paar Mal
    bu \defa diesmal
    geçen \defa voriges Mal
    her \defasında jedes Mal
    ilk ( ve son) \defa zum ersten (und zum letzten) Mal

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > defa

  • 2 defa

    defa Mal n; -mal;
    defalarca häufig;
    bazı defa zuweilen;
    bir defa einmal;
    birkaç defa einige Male;
    bu defa diesmal;
    her defasında mit jedem Mal;
    iki defa zweimal

    Türkçe-Almanca sözlük > defa

  • 3 defa

    defalarca — мно́го раз, неоднокра́тно

    bazı defa — иногда́

    bir defa — а) одна́жды; б) оди́н раз

    birkaç defa — не́сколько раз

    bu defa — на э́тот / сей раз

    çok defa — мно́го раз

    geçen defa — в про́шлый раз

    kaç defa — ско́лько раз

    kaç defa söyledim — ско́лько раз я говори́л

    Türkçe-rusça sözlük > defa

  • 4 defa

    а раз

    defalarca — мно́го раз, не раз, неоднокра́тно

    defave defa — раз за ра́зом, сно́ва и сно́ва

    bazı defa — иногда́

    bir defa — одна́жды, оди́н раз

    birkaç defa — не́сколько раз

    Büyük Türk-Rus Sözlük > defa

  • 5 birkaç

    не́сколько

    birkaçı — не́которые из них

    birkaç defa — не́сколько раз

    Türkçe-rusça sözlük > birkaç

  • 6 birkaç

    birkaç <- çı> einige; ein paar; mehrere;
    birkaç günlüğüne auf ein paar Tage;
    birkaç kere (oder defa/sefer) einige Male;
    birkaçımız einige von uns;
    birkaç ata birden oynamak fam mehrere Eisen im Feuer haben

    Türkçe-Almanca sözlük > birkaç

  • 7 paar

    paar [pa:ɐ] pron
    inv;
    ein \paar bir çift; ( einige) birkaç; ( wenige) bir iki;
    ein \paar Mal birkaç defa [o kere];
    ein \paar Worte sagen bir çift laf etmek, birkaç kelime söylemek;
    alle \paar Minuten her iki dakikada bir;
    vor ein \paar Tagen birkaç gün önce

    Wörterbuch Deutsch-Türkisch Kompakt > paar

  • 8 раз

    I м
    1) врз kez, defa, kere, sefer

    три ра́за — üç kez / defa

    корми́ть три ра́за в день — günde üç öğün yemek vermek

    увели́читься / возрасти́ в три ра́за — üç kat / misli artmak

    в пе́рвый раз — ilk kez / kere

    я вас пе́рвый раз ви́жу́ — sizi ilk görüyorum

    я уже в тре́тий раз говорю́,... — üçtür söylüyorum,...

    прочти́ ещё раз — bir (kez) daha oku

    терпе́ние, терпе́ние и ещё раз терпе́ние — sabır, sabır, gene sabır

    ка́ждый раз по-ра́зному — her defasında / seferinde başka türlü

    на сей раз — bu kez / defa

    на сей раз хва́тит — bu defalık yeter

    раз в два дня — iki günde bir, gün aşırı

    раз в не́сколько лет — her birkaç yılda bir

    поговорю́(-ка) я с ним в после́дний раз — onunla son olarak konuşayım da

    2) нескл. ( при счёте) bir

    э́то раз, а во-вторы́х,... — bu bir, ikincisi de...

    ••

    в друго́й раз — başka sefere

    ино́й раз — kimi kez / defa

    не раз — defalarca, çok kez

    ни ра́зу — bir kez / kere olsun

    сейча́с в са́мый раз пообе́дать — şimdi yemek yemenin tam sırası

    э́то пальто́ тебе́ в са́мый раз — bu palto tam sana göredir

    II нареч.
    bir gün; bir defasında

    раз ле́том — bir yaz günü

    ка́к-то раз — bir gün, bir defasında / seferinde

    III союз, разг.

    раз (э́то) так,... — madem böyledir,...

    раз ты хо́чешь,... — madem istiyorsun..., sen istedikten sonra...

    Русско-турецкий словарь > раз

  • 9 mehrmals

    mehrmals adv birkaç kere/defa

    Deutsch-Türkisch Wörterbuch > mehrmals

  • 10 sefer

    sefer s
    1) Fahrt f; ( yolculuk) Reise f; (uçak \seferi) Flug m
    \sefere çıkmak abfahren
    2) mil Feldzug m; (haçlı \seferi) Zug m
    3) ( kez, defa) Mal nt
    birkaç \sefer einige Male
    bu \sefer dieses Mal, diesmal
    geçen \sefer das vorige Mal

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > sefer

  • 11 noch

    noch [nɔx]
    I adv
    1) ( zeitlich) daha;
    sie schläft \noch daha uyuyor;
    immer \noch hâlâ;
    \noch nie şimdiye kadar hiç;
    kaum \noch hemen hemen hiç;
    nur \noch yalnızca;
    \noch nie şimdiye kadar hiç;
    er hat Geld \noch und \noch fazlasıyla parası var;
    \noch heute hemen bugün;
    seien sie auch \noch so klein her ne kadar küçük olsalar da
    2) ( zusätzlich) daha, başka;
    was soll ich \noch dazu sagen? ( fam) buna başka ne diyebilirim?;
    wer war \noch da? daha kimler vardı orada?, başka kim vardı orada?;
    \noch ein paar Tage birkaç gün daha;
    \noch einmal bir kere [o defa] daha;
    auch das \noch! bir bu eksikti!
    3) ( verneinend)
    \noch nicht henüz değil, şimdiye kadar olmayan;
    die Antwort steht \noch aus cevabı henüz verilmedi;
    als ich das machte, da war ich \noch ein Kind bunu yaptığımda henüz bir çocuktum
    II konj;
    weder... \noch... ne... ne de...

    Wörterbuch Deutsch-Türkisch Kompakt > noch

См. также в других словарях:

  • baht — is., Far. baḫt 1) Olacakların, kaçınılmaz olduğunu belirleyen ilahî iradenin insan için veya bir toplum için çizdiği hayat tarzı, kader, talih 2) Şans Ben Atatürk ü birkaç defa görmek bahtına erenlerdenim. H. Taner Birleşik Sözler bahtı açık… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • saatli — sf. Saati olan, saati bulunan Sınıfın bir tek saatlisi olduğu için onu her derste birkaç defa çıkarıyor. S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler saatli bomba …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • süratle — zf. Çabucak Gözlerinin bir şeyden ürkmüş gibi korkunç bir süratle birkaç defa oynadığını ve iki yana gidip geldiğini gördüm. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uçtan uca — zf. Bir baştan bir başa Biz bu yolları uçtan uca yaylılarla birkaç defa aşmıştık. B. R. Eyuboğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hayran olmak (veya kalmak) — çok beğenmek Birkaç defa görüşmüş, mimarideki fikirlerine, zevklerine, görüşlerine hayran olmuştum. Y. K. Beyatlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MÜTEZEVVİK — (Zevk. den) Zevk ve safâ eden. * Tadına bakan. Birkaç defa tadan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»